{ "title": "Akdeniz Anemisi Taşıyılığı", "image": "https://www.akdenizanemisi.gen.tr/images/akdeniz-anemisi-tasiyiciligi(2).jpg", "date": "20.01.2024 12:02:25", "author": "Tuncay Sakman", "article": [ { "article": "Akdeniz Anemisi Taşıyıcılığı, özellikle Akdeniz ülkelerinde görülen anne ve babadan genetik bir şekilde çocuklarına kalan bir çeşit kan hastalığıdır. Tıp dilinde talesemi adını alan bu hastalığının günümüzde yaklaşık 250-300 bin taşıyıcının olduğu belirtilmektedir. Bir çeşit kansızlık hastalığıdır. Bu hastalıkta alyuvarlar hemoglobin sentezi azaldığı için içleri boş bir şekilde görünürler. Ayrıca bu içi boş görünüm hastalığın teşhisi için de kullanılmaktadır. Bu sıkıntının oluşumu sonrasında kemik iliği daha fazla çalışarak kan hücreleri üretir. Bu sorun giderek arttığı için hücreler hemen yıkılır. Karaciğer ve dalak organları da kan üretimine başlarlar. Kemik iliğinin çok çalışması sonucunda yüz kemikleri bozulur. Alyuvarların parçalanması sonucunda vücutta demir birikimi de meydana gelir. Bu nedenler ile demir, kalp kası, karaciğer, pankreas gibi organlar çöker ve hastalık daha çok ağırlaşır.

Akdeniz anemisi taşıyıcılığı, hastalığın iki ayrı şekli bulunmaktadır. Bunlar talasemi minör ve talesemi major olarak bilinmektedir.
Akdeniz anemisi taşıyıcılığı, tedavisi kan aktarımına bağlı olan bu hastalık, 3-4 hafta yapılan konsantre alyuvarların aktarımı ve düzenli bir şekilde demir bağlayıcı ilaçların kullanılması tedavinin safhalarındandır. Hastalık üzerinden 10 yıl gibi bir süre geçmişse bu tedaviyi oldukça zor kılar ve bu nedenle çoklu tedavi yöntemi uygulanabilir. Tedavi ekibinde hematolog, kardiyolog, endokrinolog, ortodenist ve alanında Uzman hemşireler olması gerekmektedir.
" } ] }